Bir varmış…Bir yokmuş. Okula giderken annesinin verdiği harçlığı zararlı yiyeceklere ve oyuncaklara harcayan bir Begüm varmış. Begüm’ün annesi her gün güzel yemekler yaparmış. Bu yemeklerden okula giden Begüm’ün yanına koyarmış. Begüm’e her gün gerekli durumlarda kullanacağı bir miktar para verirmiş. Begüm beslenme saatinde annesinin yemekleriyle karnını doyurduktan sonra bu harçlığın hepsiyle sağlıksız besinler ya da hiç oynamayacağı oyuncaklar alırmış.
Begüm okuldan geldikten sonra annesi mutlaka beslenmesine bakarmış. Sonra da Begüm’ün harçlığının bitip bitmediğini sorarmış. Begüm her gün beslenmesinin bittiğini ve üzerine bolca şekerleme, oyuncak aldığını söylermiş. Babasının henüz bu durumdan haberi olmadığından annesi Begüm’le konuşup bu sorunu kendi aralarında çözmeye karar vermiş.
Begüm’ün artık büyük bir kız olduğunu ve bu harcamalarının ileride kendisi için sıkıntı olabileceğini anlatmış küçük kıza. Begüm bunun ne gibi bir sorun yaratacağını anlamamış. Annesi gerekli yerlere gerekli miktarlarda para harcamanın aile bütçesinde olumsuz etki yaratmayacağını sözlerine eklemiş. Begüm bu konuda annesine hak vermiş. Bununla ilgili elinden geleni yapacağına dair söz vermiş.
Ertesi gün okula gittiğinde artık annesinin yanına koyduğu yiyecekleri yemiş. Yemeklerini yedikten sonra başka hiçbir şeyi canının çekmediğini düşünmüş. Begüm önceden karnı tok olsa bile yine de yemek yeme oyuncak alma düşüncesine sahipmiş. Bunu oldukça keyifli buluyormuş. Bu yüzden tutumsuz bir şekilde parasını harcayabiliyormuş. Bundan artık vazgeçerek parasını harcamamaya karar vermiş.
Begüm o gün eve gittiğinde her zamanki gibi annesi beslenme çantasını kontrol etmiş. Begüm beslenme çantasındaki bütün yiyecekleri yemiş. Annesi bu sefer Begüm’ün gün içinde para harcayıp harcamadığını sormuş. Begüm bugün para harcama ihtiyacı hissetmediğini ve harçlığının sabahki haliyle çantasında bulunduğunu anlatmış annesine. Annesi işten gelen babasına Begüm’ün gün içinde para harcamadığından bahsetmiş. Babası bunu duyduğuna çok sevinmiş.
Annesi Begüm’e şöyle bir fikir vermiş. Önce gidip bir kumbara alacaklar ve Begüm’ün harçlığından kalanları bu kumbaraya atacaklarmış. Babası kumbara almaya gitmeye gerek olmadığını sevinçle ifade etmiş. Babasının Begüm’e hediyesi bugün çok şık bir kumbaraymış. Begüm artık bundan sonra harçlığından kalanları bu kumbarada biriktirmeye başlamış.